29 Ağustos 2007 Çarşamba

The Simpsons

Tuhaf görünüşleri ve sıradışı tavırlarıyla Amerika’da en uzun süreyle yayında kalma rekorunu kıran “The Simpsons”, yayın hayatına 1987 yılında Tracy Ulmann Show’da kısa skeçler olarak başladı. Animasyon dünyasında çığır açan bu “uçuk” aile, yarım saatlik çizgi dizi formatına dönüştürülürken orijinal karakterlerin görünüşleri de değişti. Kısa bir süre sonra da televizyon tarihinin en önemli yapımlarından biri oldu.

Liseyi sonunculukla bitirebilen Homer, lise aşkı Marge ile evlendikten sonra Springfield’ın orta sınıf ailelerinin yaşadığı Evergreen Terrace’da bir yaşam kurar. Üç “ilginç” çocukları olur. Homer zaman geçtikçe birayı, donat’ları, Marge’ın hazırladığı pirzolaları ve İspanyol kanalında Bee Guy’ı sevdiğini fark eder; bir de patronu Mr. Burns ve komşusu Ned Flanders’dan nefret ettiğini...

Marge “kutsal aile birliği”nin, kutsal tarafı. Tam bir iyilik meleği. Çocuklarını ve tüm olumsuzluklarına karşın Homer’ı çok seviyor. Hayattaki tek lüksü, her gün yerçekimine başkaldıran uzun mavi saçlarını yaptırmak.

Saksofonun yanı sıra okula gidiyor olmayı da “keyif aldığı uğraşlar” arasında sayan Lisa, herkesin onun bir vejeteryan olduğunu bilmesini istiyor. Dünya barışından sonra en çok istediği şey ise bir midilli. Bart ise tam bir felaket. Kilisedeki ilahi yazıları uydurma metinlerle değiştirmesi “icraat”larının masum bir örneği...


(bkz. the simpsons@itüsözlük)

(bkz. the simpsons@ekşisözlük)

Hiç yorum yok: